Romanda özetle; İspanya iç savaşı anlatılmaktadır. Robert JORDAN Cumhuriyet’e inanan bir idealistti, ayrıca eğer Cumhuriyet yıkılırsa ona inanan tüm bu insanlar için yaşamın çekilmez olacağını biliyordu.
Robert JORDAN’a verilen görev; saldırı başladıktan sonra kritik bir köprüyü havaya uçurmaktı. Takviye sağlayabilecekleri tek yol bu köprüden geçiyordu. Hatta tankları, topları geçirebilecekleri, saldıracakları geçide doğru kamyon sürebilecekleri tek yol buydu. Köprünün yok olması gerekiyordu. Köprü işini başarırlarsa Segovia’yı (Bir eyaletin başkenti) ele geçireceklerdi. Ele geçirecekleri ilk başkent olacaktı.
Robert JORDAN bölgeyi iyi bilen birisi tarafından köprüyü havaya uçurmada yardım edecek kişilerin yanına götürüldü. Bu kişiler köprüye yakın bir dağda mağaranın içinde yaşıyorlardı. Birlikte iş yaptığı insanlara her yönden güvenmek zorundaydı. Pablo, Pilar, Anselmo, Agustin, Primitivo, Eladio, Rafael, Fernando ve Maria ile tanıştı, yardım etme konusunda söz aldı. Pilar, Pablo’nun eşiydi. Genellikle bu grupta onun sözü geçerdi. Gruptaki diğer elemanlar Pablo’nun değil, Pilar’ın sözünü dinlerlerdi. Maria güzel bir kızdı. Maria’yı faşistler trenle güneydeki hapishaneye götürürlerken tren havaya uçurulmuştu ve vagonlardaki tutsakların bazıları yakalanmıştı. Maria kurtulup kayaların arasına saklanmıştı. Yakalanmadı, bu grup onu yanına aldı. Maria yemeklerde ve etrafın temizliğinde Pilar’a yardım ederdi. Robert JORDAN ile göz göze geldiklerinde onun hakkında bir şeyler hissetmeye başladı.
Robert JORDAN öncelikle Anselmo ile köprü civarında inceleme yaptı. Sonraki aşamada Pilar ve Maria ile başka grubun komutanı olan El Sordo’nun yanına gittiler. Robert JORDAN, El Sordo ve Pilar savaşı kazanmayı ve oradan uzaklaşmanın yollarını kağıt üzerinde planladılar. Pilar’ın Robert JORDAN’a yardım etmesinin tek amacı Cumhuriyet’in sağlanmasıydı. El Sordo da bu savaşı kazanarak her yerin Cumhuriyet ile yönetilmesini istiyordu. Adil bir yönetim kurulması, herkesin yönetimin nimetlerine bu nimetler için ne kadar çabalamışsa o kadar katılması gerektiğini düşünmekte idiler.
İlk çatışma Faşistler ile El Sordo ve adamları arasında oldu. Uzun süren çatışmanın ardından El Sordo ve adamları dağın yamacında sıkıştırılıp, öldürüldüler. Robert JORDAN bu haberi akşama doğru aldı. Herkes şaşkındı. Pablo hiç beklenmedik anda Robert JORDAN’ın çantasındaki köprüyü havaya uçurmak için kullanılan malzemelerin bir kaçını alıp gece ortadan kayboldu.
Robert JORDAN El Sordo’nun öldürülmesi ardından Pablo’nun malzemeleri alıp gitmesiyle kafasında bazı soru işaretleri oluşmuştu. İşe devam etmek, gerçekleştirilmesinin olanaksız olduğunu bildiği bir plan yapmak zorundaydı. Elindeki imkanlarla hem köprüyü yıkmak hem de karakolları ele geçirmeye çalışmak, akıntıya kürek çekmek gibiydi. Bir harekatı mucizelerin gerçekleşebileceği varsayımına dayandıramazdı. Elindekilerden daha iyisine sahip olmadığı sürece, bu adamların hepsini ölüme atar, üstelik köprüyü de uçuramazdı. Ölecekti ama köprüyü de havaya uçuracaktı. Bu arada Pablo aldığı malzemeleri yardan aşağıya ırmağa attıktan sonra pişmanlık duydu. Bu yüzden işin başarıya ulaşmasını sağlamak için iyi derecede beş adam getirdi.
Vakit gelmişti. Hava aydınlanmadan bütün hazırlıklarını yaptılar. Robert JORDAN adamları teker teker bulunması gereken yerlere yerleştirdi. Havanın aydınlanmasıyla birlikte sevk başlamıştı. Robert JORDAN silah sesiyle birlikte herkesin harekete geçmesini istedi. Köprü nöbeti tutan askerin kulübeden dışarı çıkması Robert JORDAN’ın silahının tetiğini çekmesiyle sessizlik bozuldu, asker yere yığıldı, harekat
başlamıştı. Silah sesiyle irkilen nöbetçi askerler bulundukları yerlerden çıkarak olayı anlamaya çalıştılar. Çatışma sırasında her iki tarafta da ölenler oldu. Köprüde asker kalmayınca Robert JORDAN Anselmo’nun yardımıyla köprünün ayaklarına dinamitleri yerleştirdikten sonra köprüyü havaya uçurdu. Artık ona verilen görevi tamamlamıştı. Kalanlarla birlikte gitme zamanı gelmişti.
Çanlar Kimin İçin Çalıyor’da Hemingway, ülkü birliği etmiş insanların inançlı kavgası yanında, romantizmi de etkileyici bir öğe olarak kullanmıştır. En güç koşullarda bile sevgi, umut ve korku bütün canlılığıyla romanda yaşanmaktadır. Ortak amaç doğrultusunda, bir toplumsal kavga için, ayrı ulustan bilinçli insanların öyküsüdür.